24 Nisan 2011

Aya Yorgos yolları, inanmanın yokuşları...

Çok eski bir hikayenin peşine düşüp, yılda ancak iki kez rastlanabilecek türden bir ayine tanık oldum. Büyükada'da Rumların deyimiyle Aya Yorgos kilisesine çıkan o zorlu yokuşu tırmandım, dilekleriyle yürüyen onca insanla beraber. Tanık oldum, inancın zorlu yollarına ve bir kez daha inandım, inanmanın gücüne...
^^Gelelim hikayeye; Bizans döneminde işgal altında kalan adada, Aya Yorgi kilisesindeki ikona ve kutsal cisimler papazlar tarafından koruma amaçlı toprağa gömülmüş... Aradan geçen uzun yıllardan sonra Aziz Aya Yorgi, bir çobanın rüyasına girmiş ve kiliseye uzanan yolu tırmanmasını, çan sesi duyduğu yerde durup kazmasını söylemiş... Olayı önce dikkate almayan çoban, aynı rüyayı 3 gece üst üste görünce kiliseye tırmanmaya karar vermiş. Çıplak ayakla ve hiç konuşmadan kiliseye uzanan uzun yokuşu tek başına tırmanmış. Kiliseye yaklaştığı anda çan sesleri duymaya başladığı yerde durup tam o noktayı kazmış ve zamanında gömülen cisimleri bulmuş.^^
İşte peşinden gidilen ve o zorlu yolları aştıran inancın dayandığı hikaye...